Fast Money. 02 Aralık 2006 2142 sakarya_54 Müsteşar Burada anne ve babanın yaptığı davranış uygun mu sizce?Çocuk öğrenmesin diye bir takım kısıtlamalar koymak insan haklarına aykırı değil mi?Bütün bunları yapmalarındaki amaç da çocuklarından ayrılmamak olarak en komiği de bütün bu çabalarına rağmen çocuğun 14 yaşında Hacettepe İngilizce Tıp Fakültesini kazanması ve 5 senede 6. sınıfa gelmesiAn "acı" olan da anne ve babanın ÖĞRETMEN olmasısaygılarımla 02 Aralık 2006 2148 teachertrainer Aday Memur Ben gazete dergi almamazlık yapmazdım ama çocuğumun normal bir çocuk gibi yetişmesini de tercih ederdim. Yani normal şartlarda!! Yoksa çocuk sahibi olmadan yetişkin ebeveyni olmak istemezdim doğrusu. Gerçi bekara boşanmak kolay gelirmiş ama ,,,, 02 Aralık 2006 2246 SayMüd Yasaklı BEYİNSEL HIZLI GELİŞME,Çocuğun fikri gelişmesi frenlenmeseydi, 15 yaşında Hacettepe mezunu da olabilirdi. Ama, psikolojik ve sosyolojik, sağlık problemleri de ortaya çıkabilirdi.. Şimdi, böyle bir sorunu yok!.. Fizikçi anne baba, en isabetli olanını seçmiş!Olayda insan haklarını engellemeden de sözedilemez.. Ana ve babalık, velilik hakları kullanılmış oluyor.. Saygılarımla.. 02 Aralık 2006 2314 SayMüd Yasaklı Maliye'de Genel Müdür Yardımcılığı ve Sayıştay'da Savcılık yapmış olan arkadaşın has oğlu, Ank. Atatürk Anadolu Lisesi öğrencisi iken, Fen Lisesine girmek istiyordu. İki ablası da Hacettepe Tıp' da okuyordu. Derslerine az çalıştığını gören babasına "Onlar kadar da olamaz mıyım hiç? Merak etme onları çoktan geçerim!" dediğini öğrendim. Bu has delikanlıyı merak etmiştim. Boyu iki metreye yakındı. Ank. birincisi, Türkiye ikincisi olarak Ankara Fen Lisesine girdi. ÖYS, ÖSS sonucuna göre, Bilkent Ü. Elektrik-Elektronik Mühendisliğini burslu olarak kazandı.. Dört yılda mezun olunca Texas ve California Üniversitelerinden burs kazandı ama Bilkent'te yüksek lisans okumayı tercih etti.. ABD'li Üniversiteler onun için yarışa girmişti. Doktorasını California'da yaptı. Otuzüç yaşında da Profesör oldu. Halen, uzay tıp dalında ve NASA'da fırtınası estikce esiyor!.. Orada harikalar yaratıyor. Onunla gurur duyuyoruz.. Amma.. Ya, has Türkiye? Saygılar.. 05 Aralık 2006 1147 ışıkadam Kapalı SayMüd Bizim de değidiğimiz diğer başlıklarda buydu. Yani her çocuğu aynı eğitim ve bilgileri vermek yerine göre herkes zeka ve yeteneklerine göre eğitilmelidir. Uzay Bilimi yapabilecek olan bu alana, meslek yapabilecek mesleğe... Ama biz hepsinden bilim adamı çıkarmaya çalışıyoruz; Sonuç bizden hiç bilim adamı çıkmıyor. Elin NASA sı seçip alıyor ve kendi ülkesi için kullanıyor. 05 Aralık 2006 2338 SayMüd Yasaklı BİLİM ADAMIBizden bilim adamı çıkmadığı yolundaki görüş çok yanlıştır!Dünyanın en tanınmış üniversitelerinde doktor ve mühendisler ile akademisyenler, fen adamları var.. Keza, dünyanın büyük, dev şirketlerinde harikalar ve buluşlar yaratan insanlarımız var!.. Hem de yüzlerce.. Bunların çoğu, tekrar ülkemize dönüp hizmet veriyorlar. Hem de, daha bilgili ve görgülü olarak. Bu durum artarak sürecek!Bilim ve teknik, artık yavaş yavaş içimize sindi, yerleşti.. 06 Aralık 2006 0305 SayMüd Yasaklı MİCROSOFT'TAN..Ankara Fen Lisesinden sonra ODTÜ' ne giren ve ancak 1978'de sağ-sol kavgalarının sürüp gitmesi üzerine ODTÜ'den ayrılıp ABD'ye giden gencimiz geçen hafta tüm gazetelere konu oldu..ABD'de Bilgisayar Mühendisliği okurken, sadece bu eğitimle yetinmeyip; aynı zamanda Endüstri Mühendisliği de okuyan bu gencimiz; 3,5 yıl içinde her iki bölümden birincilikle mezun olduktan sonra, iki yıl da MBA İş İdaresi eğitimi almış..Dünyanın en büyük bilgisayar yazılım şirketi olan Microsoft Windows'ta yıllarca Genel Müdürlük yaptıktan sonra, şimdi de Turkcell'in başına geçti.. Uluslararası iş aleminde yankılar uyandırması, ülkemizin tanıtımını da sağladı.. Bu tür eğitim alanlara Türkiye'nin ihtiyacı büyük! Ne mutlu has Türkiye'yi unutmayanlara, üstün zekalılara.. Okurlara saygılar sunarım.. 06 Aralık 2006 2223 mihri79 Daire Başkanı Benim 1. sınıf da bir öğrencim üstün zekalı galiba, çocuk henüz 13 harf vermeme rağmen herşeyi okuyor, sayılarda milyonlara kadar okuyamadığı yazamadığı sayı yok, ama yazı sıfır, çok karmaşık yazıyor, konuşma yok denecek kadar az, sorarsan kısa tek kelimelik cevaplar veriyor, kafa sürekli önde göz teması yok, ne yapabilirim. 06 Aralık 2006 2227 mihri79 Daire Başkanı sene başında yaptığım şu oldu; anasınıfındayken aşırı saldırgan olduğunu biliyordum bu yüzden babasıyla görüşüp bir uzmana götürmesini istedim, götürdü, sakinleştirici vermiş, saldırganlığı kalmadı ama ben bu kadar zeki olduğunu bilmiyordum o zaman sanırım doktorda farketmedi, iki üç defa anca gitmişlerdir çünkü, bir köy okulu annesinin zeka özürlü olduğunu söylüyor herkes, ben gördüm kadını ama bi anormallik hissetmedim, baba çok yaşlı ve cahil, bu konuda bende cahilim birşeyler yapmak zorunda hissediyorum kendimi ama ne yapabileceğimi bilemiyorum. 07 Aralık 2006 1946 SayMüd Yasaklı Çevremdeki has insanlarda gördüm ki; İlkokul birinci, ikinci sınıflar başta olmak üzere İlkokulda çocuklara matematik ile fen fikrini sevdirememiş isek, daha sonraki öğrenim çağında, çocuğun matematik ve fen derslerine ilgisi hep zayıf oluyor!Sosyal dersleri okuyarak, çalışarak kavrıyoruz ama hayatımız boyunca karşılaşacağımız konuda, matematikte aciz durumlara düşüyor ve zirvelere ulaşamıyoruz.. Matematikten korkup, hep kaçınıyoruz.. İyi okullara ve iyi mesleklere ulaşamıyoruz.. Aselsan' a her ay gelip giden ABD'li mühendisler; özellikle fizik veya matematik seviyemizi ölçmeye çalışırlar. Bunlar bizim bu konudaki seviyemizi denetlerler. Bir çeşit ajanlık, casusluk yaparlar.. Biz de, hep onlara ulaşmaya çalışırız..Yine böyle bir zamanda, ABD'li dört-beş yüksek mühendis, has Aselsan'a gelmiş ve bir makina mühendisinin odasında ona bir soruyu sormuşlardı.. Bizimki, sorulan o fizik problemini hiç kağıt kalem kullanmadan dört dakikada çözdü.. İnanamadılar!"Hayret, biz dördümüz bu problemi iki saatte ve zorlanarak çözmüştük!.. Nasıl çözdün?" dediler.. Bizim mühendis gülerek"Siz de ODTÜ mezunu olsaydınız, o kadar zaman harcamazdınız! Ayrıca, ben dört dakikada çözdüm ama içerdeki 600 mühendisin çoğu aynı soruyu daha kısa zamanda çözer! Benden hızlılar da var!" dedi.. Adamların şaşkınlığı uzun süre devam etti.. Bu makina yüksek mühendisini ünlü İtalyan otomobil firması olan Fiat, uzun zamandır almak için uğraşıyor ama Koç, onu elinde tutuyor!. Bu delikanlı, ilkokulda iken lisede okuyan büyük çocukların problemlerine el atardı! Satrançta da onları hep yenerdi!.. Ortaokulda iken de, üniversitelilerle yarışırdı..İyi akşamlar.. Bu arada gençlere parlak gelecekler dilerim.. 07 Aralık 2006 2124 soulkeeper Genel Müdür ÜSTÜN ZEKALI ÇOCUKLARIN ÖZELLİKLERİÜstün zekalı ve üstün yetenekli çocuklar genellikle parlak çocuklarla karıştırılmaktadır. Bu nedenle bu iki grubun özelliklerinin karşılaştırılması, üstün zekalılar için alınması gereken önlemlerde ana babaların öğretmenleri yönlendirmelerinde yardımcı olacaktır. Parlak Çocuk İlgilidir. Sorulara cevap verir. Yanıtları bilir. Grubun üst dilimindedir. Anlamı kavrar. Uyanıktır. Verilen işi tamamlar. İyi fikirleri vardır. Okuldan hoşlanır. Güçlü belleği vardır. Öğrenirken mutlu olur. Verilenleri kolaylıkla alır. Kolaylıkla öğrenir. Belli bir sırayla öğrenmekten hoşlanır. Akranlarıyla olmaktan hoşlanır. Bilgiyi özümser Üstün Zekalı Çocuk. Oldukça fazla meraklıdır. Sorunun ayrıntılarını tartışır. Sorular sorar. Grubun çok ötesindedir. Anlam çıkarır. Keskin gözlem yapar. Projeler oluşturur. Alışılmamış tuhaf fikirleri vardır. Öğrenmeden hoşlanır. İsabetli tahminlerde bulunur. Öğrenirken eleştireldir. Verilenleri alırken coşkulu ve gergindir. Verilenleri zaten bilmektedir. Karmaşık ve giriftlik onu coşkulandırır. Büyük yaştakileri ve yetişkinleri seçer. Bilgiyi değiştirip uygular 07 Aralık 2006 2127 soulkeeper Genel Müdür Üstün zekalı çocuklar için özel eğitim önlemlerinin alınmamış olması nedeniyle, olağan eğitim ortamları içinde düzenlemelerin yapılması zorunlu hale gelmiştir. Bu düzenlemelerin sınıf öğretmeni tarafından yapılması gerekmektedir. Olağan sınıflarda uygulanabilecek önlemler şöylece sınıfında yukarıda belirtilen özelliklerde çocuklarla her semtte ve her sosyo ekonomik tabakada karşılaşa bilir. Ancak çok üstün olanlarla tüm öğretmenlik süresince ancak bir kez karşılaşabilir. Bu özellikler, öğretmeni paniğe düşürmemelidir. Çünkü, üstün zekalı çocuğun öğretmeninin de mutlaka üstün zekalı olması gerekmez. Normal bir öğretmen, çeşitli açılardan üstün zekalı çocuklara kaynaklık ve önderlik yapabilir. Sınıftaki üstün zekalıların tümü, sınıf çalışmalarına karşı istekli ve ilgili olmayabilir. Bunun nedeni sınıf etkinliklerinin yeterince uyarıcı olmamasından olabilir. Bunu gidermek için, proje çalışmaları, ilgi alanlarını çeşitlendirme ve daha üst konularla programı derinlemesine ve dikey zenginleştirme yapması gerekir. Konuların sunumunda ve öğrenilmesinde tekrara dayalı anlatımlardan , ödevlerden rutin iş ve görevlerden kaçınmak gerekir. Sınıfta bu öğrencilere daha zor soruların sorulması, yeni fikirler üretmelerine fırsat tanınması gerekir. Bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, yanıt vermede diğer çocuklara öncelik verilmesinin üstün zekalı çocukları dersten ve okuldan soğutabileceğini unutmamak gerektiğidir. Derslerle ilgili olarak araştırma ağırlıklı ek ev ödevlerinin verilmesi gerekir. İlgilendikleri alanlarda proje çalışmaları yapmasına ve sınıf arkadaşlarına sunarak paylaşmasına olanak tanımalıdır. Uygulaması hemen pratik olmayan ya da hemen olası görülmeyen yaratıcı fikirlerini dinlememek, ertelemek ya da ret etmek çocuğun zihinsel kapasitesini geliştirmesini engeller. Çalışmaları, grupları ve sınıf oyunlarını yönetmelerine fırsat tanınmalıdır. Sınıf düzeyini temel almaksızın konularda kendi hızlarına göre ilerlemelerine fırsat tanınmalıdır. Bu konuda teftiş yapan denetçilerin de uyarılması ve bilgilendirilmesi gerekmektedir. Üstün zekalı çocukların ihtiyaçları karşılanırken çeşitli sorunlar ortaya çıkabilir. En önemli sorun, öğrencilerin zihinsel yeteneklerinin büyük farklılıklar göstermesidir. Sınıflar yükseldikçe, zihinsel yetenekler açısından söz konusu değişkenlikler artar. Tıpkı ayrı hızla yarışan otomobillerin yol uzadıkça aralarındaki mesafenin açılması gibi, zihinsel gelişme hızları biri birinden farklı olan çocukların aralarındaki fark da okulda geçen süre uzadıkça artar. Üstün zekalı çocukların olağan okul programlarına yerleştirilmesinde özellikle öğretmenlerin seçimi oldukça önemlidir. Bu nedenle çocuklar okula kayıt ettirilmeden önce aşağıda belirtilen özellikleri taşıyan öğretmenleri aramak ve bu öğretmenlerle öğretime başlamak önerilebilir. Öğretmen Özellikleri;Kapsamlı bir meslek tecrübesine ve yapılan hataları kabul edebilme yeteneğine sahip olma. Her şeyi bildiğini sanan ve kendisini bütün bilgilerin kaynağı olduğunu iddia eden bir sınıf öğretmeni bu çocuklarla başarısızlığa uğrar. Öğretmenin " bilmiyorum" diyebilmesi gerekir. Çocuğu uygun kaynaklara yönlendirebilmelidir. Geniş bir tecrübeye sahip olması Benlik duyguları güçlü, iradeleri yüksek olmalıdır. Kendilerine değer verir ve güvenirler, Diğer kişilere ve özellikle öğrencilerine değer verir, önemser ve saygı duyar. Ortalama üstü zekaya sahiptirler. Esnek, yeni fikirlere açık, entelektüel, edebi, sanat konularına ilgili, bilgisini geliştirmeye hevesli. Baskı ve zorlama yerine, yol gösterici, rehber kişilerdir. Demokratik, işbirlikçi, yenilikçi, deneyimlerden hoşlanan bireylerdir. İmgelem gücünü ve üretkenliği destekleyen, saygı duyan ve espri yapmaktan hoşlanan bireylerdir. BiyografisiProf. Dr. Ayşegül Ataman halen Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi, Görme Engelli Çocukların Eğitim Anabilimdalı Başkanlığını yürütmektedir. 07 Aralık 2006 2313 mihri79 Daire Başkanı Sayın hocalarım, benim öğrencim söylediklerinizi yapmıyor, bi katılımı yok kendi kendine oraya buraya bakar, sürekli etrafıyla ilgileniyor, söylediğimi hemen anlayamıyor, çok tekrar etmem gerekiyor , ama okuması nasıl bu kadar iyi, matematiği nasıl bu kadar ileri anlamıyorum, bir kere görmesi yetiyor, herhangi bir konuda konuşturmam imkansız, sadece sorduğum şeyleri tek kelimeyle cevaplıyor yada kafa sallıyor, köy yerinde ilgisiz büyümüş bir çocuk, ne yapabilirim , bi fikriniz varmı, eğer üstün bir zekası varda bu körelirse ömür boyu vicdan azabı çekerim. 07 Aralık 2006 2322 ışıkadam Kapalı Ona sevgi ve merhametle yaklaşın. Belki de evinde bunları yeterince görememenin ruhsal ve davranışsal bir yansıması olabilir yaptıkları. 07 Aralık 2006 2332 soulkeeper Genel Müdür göz teması kuruyor mu? 07 Aralık 2006 2358 mihri79 Daire Başkanı HAYIR HOCAM, BANA BAK DEMEM GEREKIYOR, BAKIYOR VE KAFASINI ONE EGIYOR HEMEN 08 Aralık 2006 0032 soulkeeper Genel Müdür Üstün zekalı çocuklar, yaratıcılık, sanat, liderlik kapasitesi veya özel akademik alanlarda yaşıtlarına göre yüksek düzeyde motivasyon, performans ve görev sorumluluğu gösteren ve bu tür yeteneklerini geliştirmek için uygun imkanlara gereksinim duyan çocuklardır. Zeka bölümleri 110-120 arasında olanlar parlak, zeka bölümleri 120-130 arasında olanlar üstün zekalı, zeka bölümleri 130-200 ya da daha fazla olanlar ise dahi çocuklardır. Toplumda 130 ve üstündeki zeka bölümüne %2, 140'ın üzerindeki zeka bölümüne ise çıkıldığında % oranında rastlanır. Üstün zekalı çocukların pek çok ayırt edici özellikleri vardır. en önemli yeteneklerinden biri kolaylıkla kavram oluşturabilmeleridir. Çünkü, kavram oluşturma, soyut düşüncenin temelini oluşturur. Bu çocuklar zihinsel açıdan erken gelişirler ve ortalama çocuklardan daha çabuk öğrenirler. Sürekli soru sorarlar, meraklıdırlar, öğrenme ve bilgiye açlık duyarlar. Öğrenirken çözüme mantıksal değil çoğunlukla sezgisel olarak ulaşırlar. Çeşitli alanlarda özel yetenekleri vardır, derin ve geniş ilgi alanlarına sahiptirler. İlgi alanlarına dikkatlerini yoğunlaştırarak yoğun motivasyon gösterebilirler. Düşünceleri akıcıdır; bir alanda öğrendiği konu ile bir başka alanda öğrendiği onu arasında akla yatkın ilişkiler kurabilirler. Karmaşık ve zor problemlerden hoşlanır ve yaşıtlarının çözemediği problemleri çözebilirler. Orijinal, yaratıcı ve girişkendirler. Sorumluluk duyguları gelişmiştir, kendilerine güvenirler ve kolaylıkla sorumluluk alabilirler. Başkalarıyla kolayca işbirliği yaparlar. Yeni ve değişik durumlara kolay ve çabuk uyarlar. Genellikle yetişkinlerle iletişime girmeyi tercih ederler. Üstün zekalı çocuklarla ilgili olumsuz sayılabilecek bazı durumlar da mevcuttur. Bu çocukların sosyal ve duygusal etkilere çok açık olmasıdır. Bu çocuklarda, ortalama toplumda görülenden daha sık olarak patoloji görülür %20-25. Akademik açıdan başarılı kızlarda daha fazla depresyon, daha düşük özgüven ve daha fazla psikosomatik belirtilere rastlanır. Üstün yetenekli çocukların bir kısmının ise bazı alanlarda yaşıtlarından çok ileride oldukları halde bazı alanlarda geride kaldıkları görülür. Çok başarılı olan bu çocuklarda düzensiz bir profile de rastlanır. Örneğin, 1000 çocukta yapılan bir çalışmada çocukların %95?inin matematik ve sözel ilgi alanlarında güçlü uyumsuzluk gösterdikleri saptanmıştır. Dil sorunu olan çocukların ise yüksek düzeyde mekansal yetilere sahip oldukları görülür. Özellikle görsel sanatlarda başarılı olan çocukların sözel yetilerle mekansal yetileri arasında belirgin kopukluk vardır. üstün zekalı çocuklar özellikle eğitimle ilgili konularda olmak üzere bazı sıkıntılar yaşayabilirler. Bu çocukların bilgi, ilgi ve beceri düzeyleri ortalama öğrencilerin çok ilerisinde olduğundan ihtiyaçları kendi düzeyine uygun olarak karşılanmazsa çabuk sıkılır ve sınıfta huzursuz olurlar. Sınıfta konu işlenirken yanılgıyı bulmak, eleştiri, itiraz gibi davranışları öğretmenlerin olumsuz tepkisine neden olabilir. Bu çocukların imgesel etkinliklerinin güçlü olması nedeniyle imgesel yaşantılarını gerçek yaşantıları ile karşılaştırabilirler. Böyle bir durumda çocuklara hem gerçeği hayalden ayırabilmeleri hem de imgelerini öncelikle yaratıcı etkinliklerde kullanabilmeleri için rehberlik yapılmalıdır. Bu çocuklar, kendilerini yaşıtlarıyla aynı seviyede görmediklerinden dışlanmışlık hissi yaşayarak içe kapanıklık geliştirebilirler ve arkadaş sayıları az olabilir. Üstün yetenekli çocuklar, birbirleriyle çok etkili ve verimli bir iletişim kurabilirler ve böylece anlaşılmaz olma problemleriyle başa çıkabilirler. Üstün zekalı çocukların eğitildiği belli amaçlar taşıyan özel okullardan yararlanabilirler. Eğitim programlarının değişik yetenek düzeylerine ve alanlarına cevap verecek nitelikte, çeşitlilikte ve esneklikte üstün zekalı çocuklar için oluşturulan özel sınıflardan da faydalanabilirler. Eğer üstün zekalı çocuk ortalama yaşıtlarıyla aynı eğitim ortamında birlikte eğitim uygulaması görürse, çocuğun yaşıtlarıyla arasındaki seviye farkından kaynaklanan birtakım sorunlar yaşanmaktadır. Birlikte eğitim uygulamasında uygulanabilecek birtakım yöntemler vardır. Yaşıtlarından önce eğitime alınmasına ve sınıf atlatmasına dayalı bir uygulama hızlandırmadır. Bu yöntemde çocuğa programı normal sürecinden daha önce tamamlama imkanı verilir. Hızlandırmanın uygulandığı çeşitli yollar; sınıf atlama, ileride olduğu derslerde sınıf atlama, birkaç sınıf birleştirme, okula erken başlama, kurslar alma ve seminerlere katılmaktır. Bu yöntem, çocukların sıkılmasına fırsat vermez ve çocuğun programlara istekli bir şekilde katılmasını sağlar. Bu uygulamanın olumsuz etkisi ise, çocuğun yaşıtlarıyla iletişim kurma gereksinimlerine cevap verememesi ve çocuğun sınıfa ve okula uyum sağlamada sosyal ve duygusal yönden bir takım güçlüklerle karşılaşabilmesidir. Üstün zekalı öğrencilerin eğitimlerine yaşıtlarının bulunduğu sınıflarda devam etmeleri ama çalışmalarının ve ders programlarının diğer öğrencilere göre daha zengin hale getirilmesi yöntemi ise zenginleştirmedir. Bu uygulamada, ders programına ek olarak, resim, müzik gibi alanlarda çocukları ilgi ve yeteneklerine göre yetiştirmek amaçlanmaktadır. Aynı zamanda çocuğu daha derinlemesine ve detaylı incelemeler yapabileceği projelere ve araştırmalara yöneltmek hedeflenir. Bir diğer yöntem olan gruplamada ise; normal sınıflardaki üstün yetenekli öğrenciler için küme gruplandırmaları, özel bir sınıf gruplandırma, özel bir okulda gruplandırma, kaynak odada gruplandırma ve kaynak merkezlerinde gruplandırma, özel seminerler, özel yan kursları, çeşitli çalışma merkezlerindeki müzeler, bilim laboratuarları, üniversiteler gibi özel çalışmalar şeklinde uygulamalar vardır. Bu tarz uygulamalarla çocukların yeteneklerini geliştirmede belirgin düzeyde başarı sağlandığı, çocukların bu uygulamalarla benlik kavramlarının geliştiği görülmektedir. Üstün zekalı çocukların, gelişim ve kişilik özelliklerinden kaynaklanan bazı tepki ve davranışları karşısında öğretmenler olumlu ve verimli bir tutuma sahip olmalıdır Üstün zekalı çocuklar sınıf etkinliklerinin yeterince uyarıcı olmamasından dolayı bu etkinliklere karşı istekli ve ilgili olmayabilirler. Öğretmen, çocuğun ilgi ve yeteneklerini saptayarak, bunları geliştirmesi için uygun ortam sağlamalıdır. Ödevlerde tekrara ve alıştırmalara fazla yer vermemeli, problem çözme tekniğini gerektiren, araştırma ağırlıklı ödevleri vermelidir. Kendilerine özgü ilgileri olduğundan bireysel çalışmalarına önem verilmeli, ilgilendikleri alanlarda proje çalışmaları yapmalarına ve sınıf arkadaşlarına sunarak paylaşmalarına olanak tanınmalıdır. Liderlik gerektiren veya liderliği geliştirmeye fırsat verecek çalışmalara katılması için teşvik edilmelidir. Uygulaması pratik olmayan veya olası görülmeyen yaratıcı fikirlerini dinlememek, ertelemek ya da reddetmek çocuğun zihinsel kapasitesini engelleyeceğinden bu noktalara dikkat edilmesi gerekir. Bireysel çalışmaların yanında grup etkinliklerine katılımı teşvik edilerek, yaşıtlarıyla olan sosyalleşme sürecine de katkıda bulunulmalıdır. Bu çocuklarda üstünlük duygusunu yaratmanın zararlı sonuçları vardır; çocuk arkadaşlarını ve çevresindekileri aşağı görebilir ve toplumda yalnız bir kişi olarak yaşamına devam edebilir. Ailelerin, üstün çocuklarının psikososyal gelişimleri ve eğitimleri için dikkat etmeleri gereken önemli hususlar vardır İlk olarak aile, üstün zekalı olan çocuğunun diğer çocuklardan farklı olmadığını, onlar gibi sevgi, ilgi, oyun oynamak gibi ihtiyaçları olduğu kabul etmelidir. Çocuğun yeteneklerinin geliştirilmesi için; ilgi, yönelim ve isteklerini belirleyebileceği seçenekli ortamlar hazırlanmalı ve fikirlerine ve hayallerine saygı duyulmalıdır. Çocuğun zekasını geliştirebileceği malzemeler malzemeler, oyuncaklar alınmalı, kültürel etkinliklerde bulunması sağlanmalıdır. Tek yönlü bir kişi olmaması için değişik ilgi alanlarına yönlendirilmelidir. Çocuğun üstün zekalı olduğu anlaşıldığında çocuk bundan haberdar edilmemelidir Bu özelliğinden dolayı kardeşleri veya diğer çocuklarla kıyaslanmamalıdır. Eğer kardeşleri varsa, ailenin üstün zekalı çocuğa kardeşlerine davrandığından farklı bir tutumu olmamalıdır. Üstün çocukların önemli özelliklerinden biri meraktır. Aileler, çocuğun sorduklarına azarlayarak ya da yanlış biçimde yanıtlamaktan kaçınmaları, baştan savma yanıtlar vermemeleri, doğru yanıt vermeleri gerekir. Bazen çocukların sorularının yanıtlanmasında zorluk çekilebilir. Böyle durumlarda çocuğa karşı tepkisiz kalmak yerine, çocukları araştırma yapabilecekleri kaynakları araştırarak yönlendirmek gerekir. 08 Aralık 2006 0039 soulkeeper Genel Müdür okulun rehberlik servisi yardımcı forumda da rehberlik ve özel eğitim uzmanı olan öğretmenlerimiz var bence ayrı bir baslık açın bu konu için ve uzman öğretmenlerden görüş google dan arastırıp yazdım ama basvuru için bir adres bulamadım ram merkezleri aklıma geliyor çözüm olarak .çocuğu alıp onlardan birine bizzat götürseniz olur mu acaba .. 08 Aralık 2006 0055 soulkeeper Genel Müdür - 91k sitelerde de soru cevap tarzında bilgi hizmeti veriliyor. 08 Aralık 2006 1223 SayMüd Yasaklı Sayın Soulkeeper;Aydınlatıcı ve yararlı açıklamalarınızdan yararlanıyoruz. Çok teşekkür ederim. Merakımı mucip olan bir konuya çalışırken intihar eden bir genç orada çalışırken bizim delikanlının da çok yakın arkadaşı idi.. Her ikisi de ODTÜ'de lisans ve yüksek lisans okumuştu.. Aselsan mahreçli,gece görüş gözlüklerinin de mucidi idi.. Eskiden bunları biz yurtdışından ithal ediyor ve kullanıyorduk. Onun sayesinde bundan kurtulduğumuz gibi, yurtdışına ihracetmeye başlamış idik.. Yüz milyonlarca dolarlık kazancımız oluyor. Andığım o gencin intiharı, üç yıldan beri yargıyı meşgul etti. Dün de, o has gencin ölümüyle ilgili olarak gazetelerde acı haberler vardı.. Ayrıca, onun başka bir proje üzerinde çalıştığını da biliyorduk. Velhasıl otuz yaşındaki o gence çok yazık oldu.. Varmak istediğim; bu şekilde üstün bir eğitim alan, mucitlik yanı olan bazı kişilerin, özellikle mühendis ve doktorlarınve teknik bilimlerle uğrşanların intihar etme niçin, beyinsel kusurdan mı kaynaklanıyor? Saygılar.. Toplam 144 mesaj 1145 Son Güncelleme 1146 Haber Kaynağı Tüm Üstün Zekalılar Derneği TÜZDER Genel Müdürü Tunahan Coşkun, yetenekli çocukların sahip olabileceği bazı özellikler hakkında önemli bilgiler verdi Bu özellikler varsa çocuğunuz üstün zekalı olabilir Bebeklikten itibaren aşırı hareketlilik. Anne-babayı erken tanıma ve gülerek bunu belli etme. Hassas bir bünyeye sahip olma; etiket, battaniye gibi ürünlere reaksiyon gösterme. Erken konuşmaya başlama; örneğin yaşıtları iki kelimeli cümleleri iki yaşında söyleyebilirken onlar bir yaşında söyleyebilirler. Kendi başlarına okumayı öğrenebilir; ancak yazma konusunda bu kadar başarılı olamazlar çünkü kas gelişimleri aynı hızda devam etmez. Kelime hazneleri geniştir; kolay ezberleyip, ezberledikleri şeyleri hafızalarında uzun süre saklayabilirler. Karşısındaki insanların duygu ve düşüncelerini kolayca tahmin edebilirler. Liderlik yetenekleri üst düzeydedir. Rutin işlerden çabuk sıkılırlar ve işleri kendi bildikleri gibi yaparlar. Aşırı duygusal olabilirler. Kendilerinden daha büyük çocuklarla vakit geçirmek isterler. Kitaplara ve görme alanındaki nesnelere karşı aşırı ilgi duyarlar. Burada anne-baba ve eğitimcilerin önemli bir hususu kesinlikle atlamamaları gerekir. Bu özelliklerin bir kısmı normal zekâ düzeyine sahip çocuklarda da görülebilir. O yüzden ebeveynler bazen evhamlanabilirler. Söz konusu özelliklerin farklı zamanlarda da çocuklar üzerinde görülme ihtimali olabilir. Üstün zekâlı çocuklar bu özelliklerin tamamına ya da bir kısmına sahip olabilirler. Burada vermiş olduğumuz özelliklerin birçoğunu çocuklarda gözlemleniyorsa mutlaka bir uzmana danışarak çocuk için yol haritası oluşturulmalı. Üstün zekâlı çocuklara sahip ailelere tavsiyeler Anne babaların yapması gereken en önemli şey onların diğerlerinden farklı olmadığını sadece belirli özelliklerinin daha fazla geliştiğini kabul etmektir. Normal çocukların sergilemiş olduğu her davranışı üstün çocukların da gösterebileceğini asla unutmamalı. Onların ihtiyaçlarını karşılayabilecek ortamlar oluşturarak mutlaka profesyonel bir yardım almalıyız. Çocuğa dengeli bir yaşam alanı oluşturarak onu bütün yönlerden gelişebileceği etkinliklere dahil etmeliler. Üstün çocukların en önemli özelliklerinden biri de meraktır. Bazen yetişkinler çocuklarının sorularını yanıtlamakta zorlanabilirler. Böyle durumlarda çocuğa karşı tepkisiz kalmak yerine, çocuklarının gereksinimini karşılayacak başka çözüm yolları bulmalılar. Örneğin, kitaplardan, ansiklopedilerden ve uzman kişilerden faydalanmak gibi. Aileler çocuklara tutarlı bir disiplin uygulamalı. Anne-baba üstün çocuklara üstünlüklerinden dolayı özel imtiyazlar tanımamalı. Dahi Park gibi yaz okulu uygulamalarına tabi tutarak çocuğun sosyal, zihinsel ve ruhsal gelişimine katkı sağlayacak çalışmalara dahil edebilirler. Üstün zekalı çocuklar geleceğin bilim adamları, liderleri, yazarları ve fikir adamlarıdır. Böylesine değerli bir hazine kesinlikle israf edilmemeli. Osmanlı’da, ABD'de, İngiltere'de, Almanya’da diğer dünya ölçeğinde söz sahibi olmak isteyen ülkelerin eğitim programlarında olduğu gibi bu tür çocukları tespit etmek ve onlar için gerekli eğitim ortamları oluşturmak milli ve manevi duyguları yüksek, sağduyulu insanlar için önemli bir vazife olarak görülmeli. IQ testi yerine bireyi bütüncül tanıma programı Çocukların gösterdiği bir takım özellikler onların gelişimleri hakkında bize ciddi veriler ortaya koyar. Genel olarak erken konuşma, okuma ve yazmayı öğrenme, kuvvetli hafıza, aşırı merak ve özel ilgi alanlarına sahip olma, üst yaş grupları ile iletişim kurma isteği gibi özellikler bu noktada referans alınan bazı özelliklerdir. Bu ifadeleri düşündüğümüzde de anlaşılacağı gibi asıl kriter çocuğun özellikle zihinsel performans gerektiren faaliyetlerinde yaşıtlarından ciddi bir farklılık göstermesidir. Genel gözlemler önemli verileri görmemizi sağlar ancak net tespitin yapılabilmesi için konusunda uzman bir psikolog/psikolojik danışman ile bir zekâ testi çalışması yapılması ve çocuğu gözlemlemesi gerekmektedir. Burada dikkat edilmesi gerekli olan bazı kriterler şöyle Yapılan testten beklentimiz çocuğu üstün zekâlı/parlak zekâlı/normal zekâlı gibi kavramlarla etiketlemek kesinlikle olmamalı. Beklentimiz, çocuğu tanımak onun gelişmiş ve gelişmemiş alanlarını görüp gerekli tedbirleri almak gelişmemiş alanları desteklemek, yetenek alanlarını parlatmak olmalı. Mümkün olduğunca zeka testini çocuğun gündeminden uzak tutmak Gireceği çalışmayı zeka testi olarak değil de bir öğretmeninin onunla tanışmak, onu daha iyi tanıyabilmek için yaptığı bir çalışma olarak görmesini sağlamak. Yapılacak olan zeka testi çalışmasını ve sonucunu sadece konuyu ilgilendiren anne, baba, öğretmen vb. birkaç kişinin bilmesi; olayların, çocuğa doğru aktarılmasını daha mümkün kılacağını belirter Coçkun, ayrıca TÜZDER olarak çocuğu sadece bir IQ testi ile tanılamaya çalışmak yerine Bireyi Bütüncül Tanıma BBT programını tavsiye ediyoruz bu çalışmada çocuğu çok yönlü tanıma esas alınıyor dedi. Onların sağlıklı olması, iyi gelişmeleri, düzgün eğitim almaları, hayat başarısını elde etmeleri her ailenin önceliğidir. Peki bunlar her ebeveyn için aynı kaygılar olmasına rağmen üstün zekalı çocuğa sahip olan kişilerin durumu nedir? Çocuğun üstün zekalı olması aileye farklı külfetler getirmekte midir? Çocuğun kendisine ne gibi zorluklar getirmektedir? Çevresi ve arkadaşları ile ne gibi uyum problemleri yaşamaktadır? Aynı şeyleri yapar aynı zevkleri paylaşırlar mı? Algılamaları, ilgileri, merakları hangi yöndedir? Evde ve sınıftaki durumları ne olmalıdır? Özellikleri onlara özel davranılmaları sonucunu getirir mi? Yaşadıkları yalnızlık çözülmezse onları hangi riskler beklemektedir? Üstün zekalı çocuklar konusunda zihnimdeki tüm soruları NPİ Etiler Psikolojik Danışma Merkezi'nden Uzman Çocuk Psikologu Yasemin Kalkavan'a yöneltmeye çalıştım. Aldığım cevapları siz okuyucularının yararlanması dileği ile Zeka nedir diyerek başlamak istiyorum!- Zeka, genel zihinsel kapasite, kavram ve algı yardımıyla soyut ve de somut nesneler arasındaki ilişkiyi kavrayabilmektir. Zeka soyut düşünebilme, sosyal akıl yürütme, muhakeme etme, planlama yapabilmektir. Bu zihinsel işlevleri uyumlu şekilde bir amaca yönelik olarak kullanabilme, öğrenebilme ve deneyimlerinden faydalanabilme yetenekleri zeka olarak adlandırılmaktadır. - Zeka durağan bir şey midir yoksa geliştirilebilir mi?- Evet… Zekanın farklı tanımları var. Buna karşılık zekaya ilişkin kuramların tümü zekanın geliştirilebilecek bir kapasite ya da potansiyel olduğu ve biyolojik temellerinin bulunduğu noktalarında birleşiyor. Buna göre zeka, bireyin doğuştan sahip olduğu, kalıtımla kuşaktan kuşağa geçen ve merkez sinir sisteminin işlevlerini kapsar. Deneyim, öğrenme ve çevreden kaynaklanan etkenlerle biçimlenen bir Zeka türlerinin başarıyla ilişkisi var mıdır?- Zeka tek bir boyutta değildir. Her birey farklı derecelerde zekaya sahiptir. Kişiler zeka türlerine çeşitli düzeylerde sahip olarak doğarlar. Bu zeka türlerinden bazılarına daha fazla eğilim gösterirler. Fakat çeşitli faktörler çocuğun eğilim gösterdiği zeka türünü bazen geliştirir bazen de gelişimini engeller. - Bu konuyu bir örnekle açabilir miyiz daha iyi anlaşılması için? -Tabii. Şöyle bir örnek verebilirim. Ekonomik düzeyi düşük bir ailede yetişen bir çocuğun müziğe eğilimi oldukça fazladır. Buna rağmen aile bu eğilimini destekleyemezse çocuğun bu yönünün gelişimi engellenmiş olur. Ya da kırsal kesimde yetişen bir çocuk düşünelim. Şehirde büyüyen bir çocuğa oranla bedensel zekasını daha çok geliştirme olanağı bulur. Bunun yanı sıra çevresel faktörler de burada çok önemlidir. Çocuğun eğilimi olmasa da farklı zeka türlerinin gelişimine katkıda bulunabilir. Yine bir örnekle anlatmak istersek; çocuğun matematik yönünden kuvvetli aile bireyleri içerisinde yetişmiş olması ve sonsuz destek alıyor olması çocuğun matematik zekasının gelişimine oldukça katkıda bulunacaktır. Bu bağlamda bakıldığında eğilim gösterilen zeka türü ile başarı arasındaki ilişki de birey güçlü olan bir zeka türüne sahiptir. Bu yönde desteklendiğinde başarı düzeyinin artacağı son yıllarda daha da kabul görmeye başladı. Bu duruma şöyle örnekler verilebilir Dünyada başarılı atletler, müzisyenlerin girdikleri IQ sınavlarından düşük puan almalarına rağmen başarılarını farklı alanlarda kanıtlamışlardır. Bunun nedeni nedir? Bakıldığında bu kişilerin zihinsel yeterliliğinin farklı olması, farklı ilgi ve beceri alanlarına sahip oldukları zeka türlerinin olmasıyla Dahi çocuklar bu zeki çocuklar arasından mı çıkmaktadır?- Üstün zekalı çocuklar kimlerdir? Geçerliliği ve güvenilirliği olan zeka testlerinden sürekli olarak 130 ve daha yukarı zeka bölümü sağlayan, kendi yaşıtlarından rastgele seçilmiş bir kümenin %98'inden üstün olan çocuklardır. Burada şunu bilmemiz gerekir. Her zeki çocuk dahi dahilik için bir merkezi oluşturmasına rağmen dahi çocuklar her zaman zeka testlerinde performanslarını gösteremeyebiliyorlar. Ya da okulda başarılı olamayabiliyorlar. - Peki dahi olarak bilinen çocukların zeka seviyeleri nedir?- Genel olarak bilinen standardizasyonu olan zeka testlerinde 140 ve üzeri puan alan çocuklar dahi olarak bilinirler. Zekilik ya da dahilik sonradan olunan bir durum değildir. Yani her zeki çocuk ben dahi olmak istiyorum diyerek dahi olamaz. - Zeki çocuk aynı zaman da akıllı çocuk anlamına gelir mi? -Süper zekalı çocuklarda hiperaktivite görünür mü? Hiperaktiflerin zeki çocuklar olduğu yönünde yaygın bir kanaat var. Buna bakışınız nasıl?-Toplumumuzda "hiperaktif çocuk zeki olur" gibi bir kavram vardır. Oysa öyle değildir. Hiperaktivite, beyindeki dikkat ve davranış kontrolü ile ilgili kısımların farklı işlemesi ile meydana gelen bir rahatsızlıktır. Bu çocukların çoğu normal zekaya sahiptirler. Hem hiperaktif hem de zeka seviyesi yüksek çocuklar da olabilir. Ancak bu çocukların zeka seviyesinin yüksek oluşu hiperaktivitelerine bağlanmamalıdır. Ayrıca hiperaktif olduğu halde zeka sorunu yaşayan çocuklar da vardır. Hiperaktivite ile zeka arasında bir bağlantı yoktur. Bu sorunu yaşayan ebevynler "demek ki çocuğum çok zeki" deyip hiperaktivite sorununa duyarsız kalmamalılar. - Toplum bu zeki çocuklara neler borçludur?- Ülkemizde üstün zekalı çocukların sorunlarını çözmeye yardım edecek, anne babalara rehberlik edecek kuruluşlar yok denecek kadar azdır. Her ilçede bulunan Rehberlik Araştırma Merkezleri, çocukları tanımlamada yardım edebilecek nitelikte kuruluşlardır. Ancak yönlendirme ve bir programa ayırma türünden hizmetler ülkemizde kolaylıkla sağlanabilir türden değildir. Tabii ki bu çocukların doğru yönlendirilmesi, üstün yeteneklerini ve zekalarını doğru yönde kullanabilmeleri için toplumun yapması gereken çok şey vardır. Öncelikle bu bireyler tanılanıp değerlendirilmeli… Potansiyelleri belirlenmeli… Ardından gereksinimlerini en iyi şekilde karşılayacak eğitim programına ihtiyaç vardır. - Bahsettiğiniz bu ihtiyacı biraz daha açık formüle edebilir misiniz?- Tabii… Sağlanması gereken eğitim hizmetlerini üç ana başlık altında toplamaya çalışayım. Hızlandırma, gruplama ve çeşitli uyarlamalarla bir programın normal sürecinden daha önce tamamlanmasıdır. Okula erken başlayabilir. Sınıf atlama, ileride olduğu derslerde sınıf atlama olabilmelidir. Programları süresinden daha kısa sürede tamamlayabilmeli… Kurslar alabilmelidir. Bunun gibi pek çok şekilde uygulamalar yapılabilmektedir. Gruplama nasıl yapılabilir? Normal sınıftaki üstün yetenekli öğrenciler için küme gruplamaları, özel bir sınıfta gruplandırma ya da özel bir okulda gruplandırma şeklinde olabilir. Ayrıca çeşitli özel yan kurslar, özel çalışmaların da yapılmasını gruplama altında toplayabiliriz. Zenginleştirmede ise normal sınıf programında üstün yetenekli öğrencilerin özelliklerine ve gereksinimlerine uygun uygulamaların yapılmasıdır. Bunun için normal sınıf içinde farklılaştırılmış öğrenme deneyimlerinin planlanması gerekmektedir. Az da olsa üstün zekalı çocukların eğitimi ile ilgili bir çalışma Milli Eğitim Bakanlığı kuruluşu altında başlatılmıştır. Bu proje üstün yetenekli öğrencileri normal eğitim programlarından arta kalan zamanlarda eğitilmelerini amaçlamaktadır. Sözü edilen eğitim etkinlikleri bağımsız okul niteliğindeki Bilim, Sanat Merkezlerinde Zeka türüne göre çocukların yönlendirilmesinin önemi nedir? Bu ne kazandırır?- Üstün yetenekli çocuklar bilgiye aç olurlar. Aynı anda pek çok alanda yetenekleri vardır. Hem bilgi açlıklarının doyurulmasına hem de kabiliyetlerinin geliştirilmesine ihtiyaç duyarlar. Bu çocuklar ülkenin en önemli kaynaklarından birisidir. Bu çocukların heba edilmemeleri gerekir. Ülkeye faydalı birer birey olarak yetişebilmeleri için yeteneklerine göre yönlendirilmeleri önemlidir. Özel yetenekli çocuklar 3-8 yaşları arasında teşhis edilmelidir. Aksi takdirde yönlendirme yapmak için geç kalınmış olur. - Üstün zekaya sahip çocukların yönlendirilmemeleri halinde ne gibi riskler söz konusudur?- Üstün yetenekliler kapasitelerine uygun eğitim almadıkları takdirde hem bu yeteneklerinin körelmesine hem de psikolojik olarak sıkıntıya düşmelerine neden olabilir. Bir çok üstün zekalı çocuk, hiç ders çalışmadan normal bir sınıfta okutulan konuları rahatça anlayabildikleri için ders çalışma alışkanlığı edinemezler. Bu da ilerideki akademik başarılarını olumsuz etkiler. Bu çocuklar fark edilmedikleri ya da yeterince destek görmedikleri zaman olumsuz davranışlarıyla dikkat çekmeye çalışırlar. Bu çocuklar toplum için büyük bir risk grubu oluşturmaktadır. Riskli ve meydan okuyucu bir eğitim ortamının sağlanmaması çocuğu köreltebilir. Üstün yetenekli çocuk tespit edildiği takdirde öğretmeni ona daha zengin bir öğretim imkanı sunmalıdır. Ayrıca ebeveyn, çocuğun diğer yeteneklerini ortaya çıkarıcı örneğin, spor, resim, müzik, tiyatro gibi faaliyetlerde bulunması için zemin Yüksek zekalı çocuklar ile vasat zekalı çocuklar arasındaki temel farklar nelerdir?- Üstün zekalı ve yetenekli çocuk fen, sosyal, matematik, edebiyat gibi akademik bir alanda veya sanat, yaratıcılık, önderlik vasıfları yönünden yaşıtlarından ileri düzeyde performans sergileyen çocuktur. Çoğu zaman ileri gelişmişlikleri ebeveynleri, çevredeki insanlar ya da öğretmenleri tarafından kolayca fark zekalı çocuklar bebeklikten itibaren yaşıtlarına göre daha farklı gelişirler. Mesela normal çocuklara göre daha erken yürür, konuşurlar. El ve parmaklarını rahatça kullanabilirler. Normal bir çocuk ilk kelimesini yaklaşık 8. ayında söylerken üstün zekalı çocuk ilk kelimesini ortalama 5,5 aylıkken söyleyebilir. 1,5 yaşına gelmeden önce de basit cümlelerle kendisini ifade edebilmektedir. Üstün zekalı çocukların hafızaları çok kuvvetlidir. Pek çoğu okula başlamadan önce kendi kendisine okumayı öğrenir. Bazı çocuklar ebeveynlerinin desteği ile okul öncesi dönemde okuma öğrenebilir ama üstün zekalı çocuklar bunu kendi başlarına Yüksek zekalı çocuklar temel karakteristiği nedir? Diğerlerinden hangi davranışları sebebiyle ayrılırlar?- Üstün zekalıların bir bölümü gerek anne-babaları gerekse öğretmenleri tarafından kolayca fark edilemezler. Hatta bazen yanlış yorumlanabilirler de. Bu çocukların bazıları arkadaşları ya da öğretmenleri tarafından farklı davranışları olan, değişik fikirlere sahip acayip çocuklar olarak da tanımlanabilirler. Üstün zekalı çocukların bir bölümünün tanılaması, teşhis konması zor olmasına karşılık bu çocuklar belirgin bazı özellikleri ile akranlarından Nedir bu özellikler? İyi anlaşılması için maddeler halinde alabilir miyim?- Elbette… Maddeler halinde şöyle anlatmaya zekalı çocukların çoğunluğunun gösterdiği en belirgin özellik küçük yaşlarda çok geniş sözcük dağarcığına sahip olmalarıdır. Ayrıca oldukça dikkatli gözlem yaparlar. Her şeye karşı meraklı davranışlar sergilerler. Fotografik hafızaları vardır bu çocukların. Örneğin gördükleri bir objeyi en ince ayrıntısına kadar hatırlar sonra da çiziverirler. Dikkatlerini odaklama sürelerin diğer yaşıtlarına göre daha fazladır. Sosyal akıl yürütme ve soyut düşünme yetenekleri çok daha erken yaşta gelişmeye başlar. Örneğin, 4 yaşındaki bir çocuk hikaye kitaplarını merakla resimlerine bakarak dinler. Bu yaştaki üstün zekalı bir çocuk ise resimdeki kahramanlar arasındaki ilişkiler, kimler birbirine daha fazla benziyor, kim kimin yavrusu gibi konular ile ilgilenir. Üstün zekalı çocukların ilgi alanları da diğer yaşıtlarına göre çok daha çeşitli ve geniştir. Bir yandan doğadaki canlılar ile ilgilenirlerken aynı zamanda dünyadaki diller konusuna da ilgi çocuklar çevrelerine karşı çok iyi gözlemcidirler. - Zeki çocuklar doğumdan itibaren mi böyle olmaktadırlar? Yani genetik yatkınlık ya da geçiş var mıdır?- Üstün zekalı çocukların bebekliklerinden beri gösterdikleri bazı belirtiler vardır. Gülme eylemine yatkınlıkları vardır. Hareketli bebek olurlar ama hiperaktivite değildir! Bu çocuklar konuşmaya başladıktan hemen sonra kendiliklerinden okuma-yazma öğrenirler. Bu durumdan ailelerinin çoğu kez haberi bile olmaz. Burada hiç bir zorlama gayreti söz konusu değildir. Bu arada bir bölümü rakamları, basit işlemleri yine kendiliğinden öğrenirler. Bir konuyu öğrenmek için onun kaynağına gidip bilgiyi oradan kendi kendilerine almayı yeğlerler. Bu özellikleri yaşamları boyunca korunur. Bu çocukların üstün zekalı olmalarında genetik yatkınlıklarının olduğu bilinmektedir. Zeka sonradan sahip olunmaz fakat yatkınlığı olduğu yetenekleri çevresel faktörlerle geliştirilebilir. - Peki zeka geliştirilebilir mi?- Zekanın oluşumunda genetik yatkınlık oldukça önemli bir rol oynar. Bir çocuğun sonradan üstün zekalı olması mümkün değildir. Doğumundan itibaren bu çocuklar bir takım belirtileri gösterirler. Fakat her çocuğun yeteneğinin olduğu, yatkınlığı bulunan bir alan vardır. Bu alan çocuğun gelişimi sürecinde desteklendiğinde geliştirilebilir. Örneğin, müziğe yeteneği olan ve çocukluğundan itibaren bu yeteneği geliştirilen çocuk ileride çok başarılı bir müzisyen olabilir. Eğer aynı çocuk kırsal kesimde yaşayan ve imkanı olmayan bir ailenin çocuğu ise bu alanı atıl kalabilir. Hiçbir zaman başarılı bir müzisyen olma imkanına sahip Bazı aileler çocukları için zeka testi yaptırmaya pek meraklıdır. Yapılan zeka testlerinin bir değeri var mıdır?- Zekanın tanımlanması güçtür. Zekanın tanımı ve ölçülmesi ile ilgili olarak çok sayıda kuram mevcuttur. Zeka dendiğinde aklımıza genellikle zihinsel yetenek gelir. Zeka testi olarak adlandırılan ölçme araçları da zihinsel yeteneği ölçmeyi amaçlarlar. Bir çocuğun zihinsel gelişim geriliğini veya üstün zihin gücünü ortaya çıkarabileceği gibi hangi yeteneklerinin ne kadar gelişmiş olduğunu, hangi alanlarda daha fazla eğilimi olduğunu geçerli ve güvenilir zeka testleri aracılığıyla saptamak mümkündür. - Annelerinin çocuklarının zeka seviyelerini ölçtürme çabalarını nasıl buluyorsunuz?- Çocuk sahibi olan her anne-baba bebeğinin sağlıklı olduğu kadar zihinsel gelişiminin de iyi durumda olmasını ister. Genelde de hemen hemen her ebevyn çocuğunun zekasını merak eder. Çocuğun her becerisi, değişik durumlardaki problem çözme ve akıl yürütme tarzı hep zeka belirtisi olarak yorumlanır. Becerisi ve farklılığı çevresi tarafından da dikkat çeken çocukların aileleri ya ebeveynin isteği ile ya da çevrelerinden gelen "senin çocuğun çok zeki, bir zekasını ölçtür" talebiyle uzmana başvururlar ve çocuklarının zekasını ölçtürmek isterler. Ancak böyle bir merak bir çocuğa zeka testi uygulanması için yeterli bir neden değildir. Sadece çocuğun ne kadar zeki olduğunu ispatlamak için uygulanan test çocuğa zarar verebilir. Öncelikle çocuğun etiketlenmesine neden olacaktır. İyi ya da kötü yönde olan her iki etiketleme de ailenin çocuğu ile olan iletişimine, çocuğun arkadaşları arasında kendisini gördüğü yere kadar değişikliklere neden olacaktır. Zeka ölçümünde sayısal bir veri elde edilmekle birlikte bu veri daha çok klinik değerlendirme için bir anlam ifade etmektedir. Zeka testi uygulama kararı ancak bir uzman tarafından verilebilir. Çocuğun, okulda, evde ve sosyal ortamda yaşadığı akademik, iletişim ve davranış sorunları üzerine uzmanın gerekli gördüğü takdirde Zeki çocukların eğitim öğretimleri diğerlerine göre farklılık gösterir mi?- Üstün zekalı çocuklara verilecek olan farklılaştırılmış eğitim, bu çocukları gelişimini ve bireysel başarısını en üst düzeye çıkarmayı hedefler. Üstün yetenekliler kapasitelerine uygun eğitim almalıdırlar. Bu olmadığı takdirde hem bu yeteneklerinin körelmesine hem de psikolojik olarak sıkıntıya düşmelerine neden olabilir. Bir çok üstün zekalı çocuk, hiç ders çalışmadan normal bir sınıfta okutulan konuları rahatça anlayabilirler. Bunun için ders çalışma alışkanlığı edinemezler. Bu da ilerideki akademik başarılarını olumsuz etkiler. Bu çocuklar fark edilmedikleri ya da yeterince destek görmedikleri zaman olumsuz davranışlarıyla dikkat çekmeye çalışırlar. Bu çocuklar toplum için büyük bir risk grubu oluşturmaktadır. Riskli ve meydan okuyucu bir eğitim ortamının sağlanmaması çocuğu köreltebilir. Tekrar vurgulayayım, üstün yetenekli çocuk tespit edildiği takdirde öğretmeni daha zengin bir öğretim imkanı Yüksek zekalı çocuklarda hayat başarısı ne durumdadır?- Üstün zeka ve yetenekteki çocuğun eğitimi çok önemlidir. Doğru eğitim ve yönlendirme ile üstün zekalı çocuklar insanlık tarihine geçecek işler yapabilirler. Fakat uygulanacak yanlış eğitim, onları hem kendileri hem de çevreleri için tehlikeli bireyler haline getirebilir. Üstün zekalıların tipik örnekleri onları sakar, utangaç, sosyal açıdan akranlarıyla uyumsuz gibi gösterse de bir çok araştırma onların tam tersine bir çok şeyi ortalama insandan çok daha iyi yapabilen, iyi, uyumlu, sevilen kişiler olduğunu ortaya koymuştur. Yapılan araştırmalar üstün zekalı bireylerin doğru yönlendirildiklerinde ve doğru eğitim verildikleri takdirde, diğer akranlarına göre okulda daha başarılı oldukları ve normal kişilere göre daha iyi sosyal uyum sergiledikleri görülmektedir. Bütün bu avantajlar, kariyer başarısına dönüşmektedir. Daha fazla maddi gelir elde etmelerine sebep olur. Sanat ve edebiyata daha fazla katkıda bulunmakta olduklarını göstermektedir. Fakat üstün zekalı olmak her zaman başarılı bir grafik çizmeyi garantilemez. Gerekli farklılaşmış eğitim almadıkları, akademik desteğin bulunmadığı ve sosyal desteğin de eksik olduğu bir ortamda büyüyen üstün zekaya sahip bir çocuğun yanlış yönlenmesi ve hayatına sosyal uyumu reddeden şekilde devam etmesi de oldukça Bu durum tedavi gerektiriyor mu?- Bir çocuğun üstün zekalı olması ve hem aile hem okul hem de diğer çevresel desteğin sağlanmasıyla herhangi bir tedaviye ihtiyacı olmayacaktır. Fakat ailesinden ve/veya okuldan eğitimi ve sosyal ortama uyumu için gerekli desteğin verilmemesi durumunda çocukta bir takım psikolojik sorunlar meydana gelebilmektedir. En önemlileri, sosyal uyum sorunları, davranış problemleri, depresyon, özgüven eksikliğidir. Bu durumda hem çocuk hem de ailesi için bir uzman yardımı gerekli olmaktadır. ben de bu ustun zekam nereden geliyor diyordum. gibi olmam isvicreli bilim adamlarım. maço, kabadayı takılan kekoların neden gerizekalı olduğunun delilleriyle ispatıdır. kesinlilik katıldığım önerme zira 6 yaşında bir erkek çocuk zekasına daha doğrusu duygusal zekaya sahipler. hayal gücünün zekaya orantısına eşittir zeki ama çalışmıyor varsayıldığım lise yıllarımın üzerinden iki haneli yıllar geçtikten sonra sarılacağım yeni bir avuntu. o zamanlar "einstein lisede çok başarısızmış" diye bir söylenti vardı, pek severdik biz bunu. başarısızlığa, saçma sapanlığa "ama x yapan çok zekiymiş" kılıfı uydurmak gibisi yok b' isviçreli bilim adamları, sizlerden "işsizler aslında çok zekiymiş" ve "evde göt büyütmek kişiliği sağlamlaştırıyor" gibi çalışmalar da bekliyorum. -ne yapalım allah bizi de böyle yaratmış. saçma sapan insan kalem lekesi olmuş gömlek giymeyi, gülümsemeyi, yardım etmeyi, eğlenmeyi, kalkıp kendi kahvesini kendi almayı aşağılamak zannediyor diye bütün bu konularda rahat zeki insan çocuk gibi olmuyor. demek bu yuzden bana cocuk gibisin diyorlar. bkz sheldon cooper doğru olabilir, sanki. mantikli. cocuk olarak adlandirdigimiz kisi henuz topluma adapte olmamis oldugu icin davranislari normal bir insandan farkli geliyor. ustun zekalilar da toplumun onlara dayattigi normlardan cok akla ve mantiga gore davrandiklarindan toplumun icinde marjinal kaciyorlar. yani aslinda ustun zekalilar cocuk gibi davranmiyor, ikisi de toplumun onlardan beklediginden farkli davraniyor. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.

üstün zekalı çocuğu olan varmı